Masal oku bir zamanlar bir Tesbihçi varmış Bu Tesbihçi her türlü tesbihleri yapıyormuş kendisi hem imalatını hem de satışını yapıyormuş çok farklı tesbihler varmış Kehribar varmış Damla Vallahi her türlü tesbihler varmış ve herkes oraya Akın ediyormuş tesbihler için Çünkü çok doğalmış tesbihler Hem kendisi yapıyor Hem satıyor diye herkes çok güveniyor Muş fakat nasıl böyle güzel tesbihler yaptığını hiç kimse anlamıyormuş adam iri yarı bir adam olmasına rağmen her zaman kendi kendine dini masallar anlatıyormuş ve böylelikle kendini daha çok tesbih kaptırıyor daha güzel şeyler yapıyor daha iyi tesbihler üretiyor Muş ve böylelikle herkes onun tesbihlerini daha çok beğeniyor ve daha çok ağlıyormuş bu adam o kadar iyiymiş ki üstelik hiç de pahalıya satmıyor Muş
Nasrettin hoca fıkraları bir zamanlar hamile bir kadın varmış Yani o kadar çok her şey istiyormuş ki Korkudan dışarı çıkamıyor Muş Çünkü dışarı çıksa gözü bir şey görse biliyormuş ki canı onu isteyecek ve yemezse Kendisi de bebek de çok üzülecek miş Günlerden bir gün evde ekmek yokmuş Yiyecek ekmek hiç kalmamış kocası ekmek almadan işe gitmiş çıkmış kadın bakkala ekmek almaya gitmeye ve yolda giderken çok güzel şeftali görmüş şeftaliler o kadar güzel o kadar büyükmüş ki Kadının canı çok çekmiş ve parası da sadece ekmeğe yetecek kadar varmış uzaktan kadının hamile olduğunu ve şeftaliye nasıl baktığını gören adam dayanamamış hemen Kadını 1 kilo şeftali koyup götürüp vermiş kadın ama benim param yok ki demiş adam bir şey olmaz Bugün benden olsun demiş kadın sevinçle Şeftaliyi eve götürüp yemiş yerken de karnındaki bebeğine masal anlatmış
Evvel zaman içinde kalbur zaman içinde bir tablacı varmış Bu tavlacı bütün çerezleri kuruyemişleri Kuru meyveleri her şeyi satıyormuş bir gün bir mahallede gezerken Meyveci kuru Meyveci Çerezci diye bağırmış böyle bağırırken çocuklar hepsi üstüne üşüyormuş çünkü çocuklar kuruyemiş ve Kuru meyveleri çok seviyormuş Ahmet gözü uzaktan kuru üzüme ilişmiş o kadar çok içi gitmiş o kadar çok beğenmiş O kadar canı çekmiş annesine isteyemem Çünkü annesinin parasının olmadığını biliyormuş ve hemen tablasının yanına gitmiş amca demiş Senden rica etsem sadece bir tane bana verir misin canım çok çekti demiş amca bir Tabii ki veririm oğlum demiş avucunu aç avucunu doldurmuş Peki demiş benim param yok tavlacı karşılığında bana bir masal anlat ödeşmiş olduk demiş ve Ahmet çok mutlu bir şekilde eve dönüp gitmiş